Değişen yeni sistemle beraber üniversite sınavı; TYT ve AYT olmak üzere iki bölüme ayrıldı.
TYT; daha çok yorum ve muhakeme kabiliyetini ölçerken, AYT; teorik ağırlıklı bir içeriğe sahiptir.
Oğuzhan Topcu Koleji olarak; derslerimizde, bu ayrım noktasının üzerinden çalışmalar yapıyoruz. Öğrencilerimizi bu sınavlara hazırlarken, içerik ve müfredatın sınav tarzı üzerindeki etkileri, ders işleyişimizde önemli bir yere sahip oluyor.
AYT matematik; öğrencinin bir konuyu ve konuya ait gerekli formülleri, tanımları ve kuralları bilip bilmemesini ölçen sorulara sahip bir bölümdür.
Matematiği hiç bilmeyen biri; TYT sınavının matematik bölümünde, akıl yürütme becerisiyle az da olsa soru cevaplayabilecekken, AYT bölümünde böyle bir şansı bulunmamaktadır.
Oğuzhan Topcu Koleji’nin farkı, işte tam bu noktada öğrenciler üzerinde hissediliyor. Biz; AYT sınavının teorik tarafını baz alarak, öğrenciyi düşünmeye teşvikten alıkoymak yerine, teorik bilginin içindeki pratiği ortaya çıkarıyoruz. Öğrencilerimize tüm kural ve formülleri ezberletmek yerine, onlara bu kuralların çıkış noktalarını öğretiyor, bilginin kalıcı olmasını sağlıyoruz. Bu sayede öğrenciler, hem geçmiş bilgilerini yeni öğrendiği bilgilerle birleştirme sürecine hem de yeni öğrendikleri teorik bilgilerin kullanımına daha çabuk uyum sağlıyor.
Bu sebepten dolayı Oğuzhan Topcu Koleji’nde matematik, alışagelmiş “sıkıcı, kuralcı ve ezberci” olan kötü ününden kurtularak daha keyifli bir hal alıyor. Öğrencilere ezberlemeyi değil “yapmayı” öğreterek, matematiğin teorik kısmının “yapılabilir” olduğuna onları ikna ediyoruz. Bunu başaran öğrencilerimiz de ön yargılarından tamamen sıyrılarak matematiği öğrenme sürecine daha çabuk adapte oluyorlar.
Biz matematikte başarının, öğrenme metodlarını doğru kullanmakla elde edileceğine inanıyoruz. Öğrenci odaklı anlayışımız da bu hedefleri gerçekleştirmemiz yönünde bize yol arkadaşı oluyor. Bu yolun sonunda da “Matematiği herkes öğrenebilir.” diyerek misyonumuzu ortaya koyuyoruz.